üniversite kursu ankara






evi sırtında deyimi


(1) çok az olan eşyasını hemen yüklenip istediği yere göçebilen. (2) yeri yurdu, evi olmayan, evi olmadığı için rast geldiği yerlerde kalan, yaşayan.









Son Sorgulanan Deyimler

Deyim

Anlamı

(1) çok az olan eşyasını hemen yüklenip istediği yere göçebilen. (2) yeri yurdu, evi olmayan, evi olmadığı için rast geldiği yerlerde kalan, yaşayan.

yok öyle şey! amma yaptm ha! hiç öyle şey olur mu? gibi söylenir.

eğitim görmemiş ama çok kurnaz davranabilen, başkalarmı aldatacak düzenler kurabilen (kimse).

ka. (bir iş, durum) niteliğini yitirmek, kötüleşmek, tatsızlaşmak.

(birinin) (o kişinin) ölümü dolayısıyla dayanılmaz bir üzüntüye düşmek. örnek: Adam çocuğunun acısına dayanamadı, kendi de gitti.

(1) yerli yersiz konuşmamak, gevezelik, boşboğazlık etmemek. örnek: O ağzını tutmak bilmezin biridir, zamanımızı alır. (2) onur kırıcı, kötü söz söylememek. örnek: Ağzını tutmak için çaba harcadı ama sonunda patladı.

(ev, büro vb. için) her türlü eşyası bulunan, döşemesi ve eşyası eksiksiz olan. örnek: Kız, dayalı döşeli bir eve kondu.

(1) (söyleye söyleye) bitkin bir hale gelmek, söylemekten yorulmak, örnek: Şu işi yapın diye diye bir oldum ama dinlemediler. (2) bir araya gelmek, işbirliği yapmak. örnek: İkisi bir olup ötekini dövmüşler.

(1) bozulmuş olan işini yoluna koyarak paraca güçlenmek. (2) (birinin) bozulmuş işlerine yardımcı olup güçlenmesini, iyi duruma gelmesini sağlamak.

Tanınmak, ünü her yerde duyulmak.

ha. pek çok yorulmak.

vermek, yerine getirmek, yapmak zorunda.

Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024

Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.
anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.